Penaltı futbolda kalecilerin kabusu. Topun ayaktan çıkmasıyla kaleye varması arasındaki zaman ortalamada bir saniyeden daha az. Dolayısıyla kalecinin topun gittiği yönü görüp atlama şansı yok, sezgilerine güvenmek zorunda. Tamamen belirsizliklerle dolu böyle bir durumda kalecilerin derdine az da olsa derman olabilecek bir strateji var mıdır? Bir başka deyişle, kaleciler penaltı atışında ne yaparlarsa şutu kurtarma olasılıkları en yüksek olur?
Michael Bar-Eli ve arkadaşlarından* oluşan bir araştırma grubu üst düzey liglerde ve uluslararası turnuvalarda atılan 286 penaltı atışını izleyerek kaleciler için en doğru stratejinin ne olduğunu belirlemeye çalışmışlar. Kalecilerin penaltıyı kurtarma şansları en çok ne yaptıklarında artıyor dersiniz? Kalenin ortasında durduklarında! Kaleciler kendi sollarına atladıklarında penaltıyı çıkarma olasılıkları %14. Kendi sağlarına atladıklarında da şansları hemen hemen aynı: %13. Ancak ortada durdukları zaman penaltıyı çıkarma şansları %33'e yükseliyor!
Kalecilerin incelenen 286 penaltıdaki davranışlarına baktığımızda ise penaltıların %49'unda sol taraflarına, %44'ünde ise sağ taraflarına atlamışlar. Atışların sadece %6'sında kalenin ortasında kalmışlar!
Tüm bu verilere baktığımızda ortaya ironik bir durum çıkıyor: Kaleciler kalenin ortasında kalsa penaltıyı çıkarma ihtimalleri yükseliyor ama onlar ısrarla bir köşeye atlamayı tercih ediyorlar. Peki bunun psikolojik nedenleri ne?
Bu garip durumu anlamamız için imdadımıza Nobel ödüllü bilim adamları Kahneman ve Tversky yetişiyor. Kahneman ve Tversky'ye göre insanlar kendilerinden bekleneni yaptıkları zaman kötü sonuçların kendilerinden bekleneni yapmadıkları zamankine göre onları daha az üzeceğini düşünüyorlar. Penaltı atışı için çizgisinde bekleyen şanssız kalecimize dönersek... Beklenen sonuç atışın golle sonuçlanması. Kaleci herhangi bir köşeye atlasa da atlamasa da atışın gol olma ihtimali olmama ihtimalinden yüksek. Kaleciden beklenen davranış ise topu tutmak için aktif olarak çabalaması, yani bir köşeye atlaması. Kaleci bir köşeye atlasa da gol olması durumunda rakibin hanesine bir gol yazılacak, kalenin ortasında durursa da. Ancak kaleci kendinden bekleneni yapıp bir köşeye atlarsa kendini daha az kötü hissedeceğini düşünüyor. İşte bu psikolojik eğilim nedeniyle de bir köşeye atlamayı tercih ediyor, ancak çelişkiye bakın ki bu eğilim penaltının gol olma olasılığını daha da artırıyor!
Zaman elverdikçe spor psikolojisi çerçevesinden futbola bakmayı sürdüreceğiz. Bulgular bazen şaşırtacak bazen de yeşil sahalarda sıklıkla gözlemlediğimiz durumların nedenlerini daha iyi anlamamıza yardımcı olacak. Ben ne zaman futbola spor psikolojisi gözlüğümle baksam "Yahu bu oyun ne kadar güzel bir oyun!" diyorum. Bakalım siz ne hissedeceksiniz...
* Bar-Eli, M., Azar, O. H., Ritov, I., Keidar-Levin, Y., & Schein, G. (2007). Action bias among elite soccer goalkeepers: The case of penalty kicks. Journal of Economic Psychology, 28, 606-621.
Spor psikolojisine meraklıysanız bunlar da ilginizi çekebilir:
Panter Kaleci 2: Top Yine Penaltı Noktasında
Durum Kötü Hocayı Gönderelim! Ya da...
2 yorum:
Dediğin gibi, Emre. Kalecinin ne yapacağını düşünmek için fazla zamanı yok. Ve "birşeyler yapması" gerekiyor. Saksi gibi dikilecek değil ya!
Dikilse ve gol olsa "saksı," "kova," vs. geniş bir yelpazeden kendisine bir lakap seçmesi gerekecek, doğru. Lakin ironik olan ortada durduğu zaman kurtarma şansının artması...
Yorum Gönder