1 Kasım 2014 Cumartesi

Zengin Kulüpler Hakkındaki Mitler

Ekonomik gücü çok yüksek olan kulüplerin diğerleriyle makası çok açması zaman zaman hepimizi çok kızdırıyor, rekabetin düşmesinden endişe etmemize sebep oluyor. Bu duyguyla bu kulüplerin politikalarını suçluyoruz. Özellikle iki konuda çok eleştiriyoruz bu kulüpleri. Bir, kendileri oyuncu yetiştirmiyor. İki, genç oyuncuları kullanmıyorlar. Halbuki verilere bakarsanız bunların ikisi de asılsız eleştiriler.

CIES Football Observatory'nin verilerine göre Avrupa'daki beş büyük lige (İspanya, İngiltere, Almanya, İtalya ve Fransa) en çok oyuncu yetiştiren ilk beş kulübün dördü zengin kulüpler. Bu sezon beş büyük ligde Barcelona'nın altyapısından yetişen tam 43 oyuncu var. Onları 36 ve 34 futbolcuyla Manchester United ve Real Madrid izliyor. Dördüncü sırada Lyon var, 33 futbolcuyla. İlk beşi yine bir zengin kulüp tamamlıyor: 27 oyuncuyla Paris Saint Germain. Demek ki zengin kulüpleri oyuncu yetiştirmemekle eleştirmek abes. Aksine en güçlü akademilere onlar sahip.

İkinci inanışa gelirsek. Genç oyunculara şans vermedikleri kabulü de eldeki verilere ters. Yine CIES Football Observatory verilerine göre 17-20 Ekim haftasında Manchester United'ın yaş ortalaması sadece 24,6 ve beş büyük ligde sadece Valencia 24,4 yaş ortalaması ile onlardan daha genç. Bayern Münih'in yaş ortalaması 26,8; Chelsea'ninki ise 27,1.

Peki bu iki inanışa uyan zengin takım hiç mi yok? Var: Manchester City! 12 oyuncuyla beş büyük lige akademisinden en az katkı yapan takımlardan. Yaş ortalamaları da 30'a dayanıyor. Ancak bu örneği genellemek diğer zenginlere haksızlık gibi.

Peki sorun nereden kaynaklanıyor? Sorun büyük oranda transfer piyasasının herhangi bir düzenlemeye tabi olmamasında. Elbetteki zengin kulüpler her zaman daha önde olacak ama şu anki piyasada hiçbir düzenleme olmaması zengin kulüplerin çok yüksek bonservisleri karşılayabilmesini ve çok yüksek maaşlarla oyuncuları ayartabilmesini beraberinde getiriyor. Bu da daha mütevazi kulüplerin biraz öne çıktıkları durumda oyuncularını elde tutamamalarına sebep oluyor (bakınız bu sene Atletico Madrid ve Southampton'ın başına gelenler). Çeşitli kural ve düzenlemelere bağlı transfer piyasaları başka spor dallarında var (örn., NBA). Finansal Fair Play'in yanısıra UEFA'nın bunu da gündemine alması lazım.

Bunlar da ilginizi çekebilir:
Avrupa Kulüpleri Altyapıda Psikolojik Gelişime Gittikçe Daha Çok Önem Veriyor
Maç Sonuçlarını İsabetli Tahmin Etmek İçin Uzman Olmaya Gerek Var mı?

 

1 yorum:

azorka dedi ki...

Çok doğru tespitler ama bence herşeyin üzerinde organizasyon var. İyi organizasyona ve planlamaya sahip klüpler, çok zengin olmasalar da başarı olarak belli bir seviyenin altına inmiyorlar. Bkz örnek Borussia Dortmund veya Porto...